top of page
Ara
Yazarın fotoğrafıMelisa Durmuş

BEZLERİ ATALIM ÖZGÜRLÜĞE KOŞALIM :)

Tuvalet eğitimi; çocuğun uyku ve uyanıklık hallerinde dışkı ve idrar kontrolünü kazanması, yardım ve anımsatma olmadan tuvaletinin geldiğini fark ederek, tuvalete gidip var olan ihtiyacını gidermesi olarak tanımlanabilir. Tuvalet eğitimi, erken çocukluk dönemi çocuklarının önemli gelişimsel görevlerinden birisi olup çocuğun bağımsızlık içeren davranışlarındandır (Evliyaoğlu, 2010). Tuvalet eğitimine çocuğun kendini fark ettiği dönem olan 1-3 yaşta başlanabileceği söylenmektedir. Ancak tuvalet eğitimine ne zaman başlanacağı kişiye özgü olup bireysel farklılıklar gösterebilir. Çünkü tuvalet eğitiminin önkoşulları arasında çocuğun mesane kontrolünün yeterince gelişmiş olması ve bedensel ve zihinsel gelişiminin de hazır olması önemlidir.


Çocuklarda kullanılan tuvalet eğitimi yöntemlerine bakacak olursak ilk sırayı 1962’de ortaya atılan ve günümüze kadar kullanılan Brazelton’un Çocuk Odaklı Yaklaşımı almaktadır. Bu yaklaşımda eğitime başlanması için çocuğun bu sürece hazır ve ilgili olması beklenmektedir.

Yine tuvalet eğitimi baskıcılıktan uzak bir şekilde aktivitelere gömülmüştür. Örnek vermek gerekirse; bir oyuncak yardımı ile oturak kullanarak tuvalet alışkanlığı ile ilgili oyun oynatmak bu sürecin destekleyicisi olacaktır. Çocuğun bu süreçteki başarıları da ödüllendirilmektedir.

Bir başka tuvalet eğitimi yöntemi ise Azrin ve Foxx Yöntemi olan “Bir Günde Tuvalet Eğitimi” ‘nde ise çocuğun ıslak ve kuru kavramları arasındaki farkı anlaması için her 3-5 dk.’da bir çocuğun bezi kontrol edilir. Altının kuru olması ise ödüllendirilir. Çocuğun sık tuvalete çıkabilmesi için çocuğa yeterli sıvı verilir. Çocuk oturağa gidip kendi başına külotunu indirerek oturması için cesaretlendirilir. Bu süreçte idrar ya da dışkı yaparsa ödüllendirilir. Bu yöntemin başlangıcında çocuk oturakta 10 dk. oturtulur. Başarılı geçen birkaç seanstan sonra süre kısaltılırak süreç sürdürülür. Ardından süreç çocuğun kendisinin oturağı kullanmayı istemesine doğru evrilir. Çocuk oturağı kullanmakta ustalaştıkça yalnızca başarı ile tamamlanmış olduğu oturmalar ödüllendirilir. Sonraki 3 gün ise uykudan ve yemekten önce çocuğun külotu kontrol edilir. Kuru külot ödüllendirilir. Külotta ıslaklığın olma durumunda çocuk altını kendi değiştirir ve ek pozitif pratik seanslar uygulanır. Bu sık kullanılan iki yöntem arasında; amaç, bitiş noktası ve çocuğun kendini algılaması açısından farklılıklar mevcuttur.


Tuvalet eğitimini etkileyen faktörler arasında; cinsiyet, yaş, ırk, fiziksel ya da zihinsel sorunlar ve kabızlık yer almaktadır. Genellikle kız çocukları erkek çocuklarından daha önce idrar ve dışkısını kontrol etmeyi öğrenirler.


Tuvalet eğitimine başlamadan önce çocuğun bazı önkoşulları karşılaması gerekir. Bu önkoşulların karşılanabilmesi genellikle 18 ay civarına denk gelmektedir. Rektum ve anüsü kontrol edebilme yeteneği en erken 18. ayda, mesane ve üretranın ise 24. ayda gerçekleşir. Bunun dışında tuvalet eğitimine denk gelen süreçte çocuğun yaşamını derinden etkileyecek olaylardan, yeni bir kardeşin dünyaya gelmesi, boşanma, yeni bir eve taşınma, kreş değişikliği, kaçınılması gerekmektedir.


Tuvalet eğitimi sürecinde çocuğa sadece külot giydirilerek devamlı tuvaleti hatırlatılmalıdır. Çocuk altını kirlettiği için olumsuz bir tepkide bulunulmamalıdır. İki hafta sonunda oturağı kabullenmemişse ve hiçbir gelişme yoksa tuvalet eğitimini kazanması için daha erken olduğu düşünülebilir (İzgi, 2012). Tuvalet eğitimine hazır olan çocuk, az ve sık idrar yapmak yerine bir kaç saat kuru kalıp daha seyrek aralıklarda ve daha fazla miktarda tuvaletini yapar. Bezi ıslandığında veya kirlendiğinde rahatsızlığını ebeveynlerine belirtir. Temiz ve kirli kavramları arasındaki farkı algılar. Çocuk bu hazırlık sürecinde ebeveynlerini veya kardeşlerini taklit etmek ister ve tuvaletini yaparken haber verir. Örneğin; tuvaletini yapmak için koltuğun arkasına gider, eşofmanını bağımsız olarak çıkarır ve “Kendi başıma yaptım” diyerek başarmanın verdiği hazzı deneyimler.


Çocuklar genellikle ikinci yaşın sonunda dışkılarını, üçüncü yaşın sonunda idrarını tutmayı öğrenirler. Ancak dört beş yaşına gelinceye kadar gündüzleri, sıklıkla da geceleri altını ıslatabilirler. Ebeveynlere bu durumun sürecin bir parçası olduğunu unutmamaları ve bu gibi durumlarda çocuklara karşı anlayışlı olmaları ve cezalandırma gibi davranışlardan kaçınmaları önerilir.


Tuvalet eğitiminin genellikle ilkbahar ve yaz aylarında verilmesi önerilir. Çünkü bu süreçte bezin artık kullanılmayacağından kaynaklı olarak çocuğun hastalanmasının önüne geçilmek istenir. Ve yazın havaların sıcak olması nedeniyle vücuttaki suyun bir kısmı terle atılır. Bu nedenle çocuğun idrar torbası onu zorlayacak kadar dolmayabilir (Bülbül, 1997). Bunun dışında öncelikle eğitim için uygun zaman olduğuna karar verildikten sonra çocukla konu ile ilgili konuşmalar yapılabilir. Bu konuşmaların günlük yaşamında gözlemleyebileceği nitelikten olmasına özen gösterilir. Büyükler çişini/kakasını nereye yapıyor, kuru kalmak çok iyi bir şeydir gibi konuları içerebilir. Bezini değiştirirken yeniden bağlanmasını istemediğinde lazımlık ya da tuvalet kullanımı teşvik edilebilir. Masal ve hikayelerdeki karakterlerin çiş ve kakalarını nereye yaptığı üzerinden gidilerek farkındalık yaratılabilir. Çocuğun konuşulanlara ilgili ve istekli olduğu fark edildiğinde lazımlık almaya çocukla birlikte gidilebilir. Lazımlığın işlevini ve kullanımını öğrendikten sonra çocuğun isteği doğrultusunda odasında durabilir ve kullanılacağı zaman banyoya götürülebilir. Günlük yaşamındaki lazımlık ya da tuvaleti kullanan diğer çocuklarla ilgili örnekler vererek sürecin farkındalığı desteklenebilir. Çocuğa kolaylıkla kendi başına çıkarabileceği iç çamaşırı giydirilmeli ve bu konuda çocuğa sorumluluk verilmelidir. Tuvalet eğitimini çocukla ilgilenen tek bir kişinin vermesi daha yararlı olur. Eğitimi veren kişinin değişmesi, çocuğa yaklaşımın, tuvalet için kullanılan terimlerin değişmesine neden olur. Bu durum kafa karışıklığına neden olabilir. Kız çocuklarının anneyi, erkek çocuklarının babayı model almaları ve onları izleyebilmeleri süreci kolaylaştırmaktadır.


Başlangıç için günde 3 kez 5-10 dakika çocuğun lazımlıkta oturması süreci destekleyici nitelikte olur. Yemekten 20-30 dakika sonrasında da bağırsakların yiyecekleri dışkı yoluyla boşaltmasına yardım eden gastrokolik refleksin etkisi nedeniyle uygun zaman olabilir. Ancak bu süreçte çocuğun tuvalet eğitiminden sorumlu olan ebeveyninin çocuğu iyi gözlemlemesi, yüz şeklinin değişmesi ya da yürürken bir anlığına duraksama, çocuğu tuvalete ya da lazımlığa yönlendirmek için etkili olacaktır. Ebeveynin gözlemlerinin sonuçlarına dayalı olarak tekrar tekrar sabırla aynı teklifte bulunarak başarı gösterildiğinde ödüllendirmeye gitmesi sürecin destekleyicilerindendir. Başlangıçta sonuca ulaşılmasa bile gidip tuvalette birkaç dakika oturması bile ödüllendirilmelidir. Beze yapılan çiş ve kakalar için “Çiş ve kakanın yeri tuvalet" diye belirtilerek çocukla birlikte tuvalete dökülebilir. Çocuğun uygun yere dışkılaması gözlendiğinde çabası ödüllendirilmelidir. Ancak tüm bunları yaparken dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli husus ise çocuğun mahremiyetine özen gösterilmesidir.

Tuvalet eğitimi gelişimin doğal bir sürecidir. Çocuğun tuvalet eğitimini kısa sürede tamamlayabilmesi ya da tamamlayamaması, hiçbir zaman çocuğun genel başarısı ya da başarısızlığı olarak yansıtılmamalıdır.



Tuvalet eğitimi sürecinde dikkat edilecek hususlar ise aşağıdaki gibi sıralanabilir.

Ø Mutlaka bir tablonuz olsun ve tablonuz her zaman erişebileceğiniz bir yerde olsun.

Ø Mutlaka kendinize hatırlatmalar/alarmlar kurun bu dikkatinizi canlı tutacaktır.

Ø Atacağınız her adım vereceğiniz her dönüt ve / ve ya pekiştireç listeli halde tablonuzda yer alsın.

Ø Sistematik ve hatasız şekilde planınızı devreye sokmadan önce hazır olduğunuzdan emin olun.

Ø Çocuğunuzu sürekli gözlemleyin ipuçlarını asla kaçırmayın.

Ø En net ve kesin sonuç için yüzde yüz emin olmadan uygulama sürecinizden vazgeçmeyin.

Ø Pürüzler oluşması en doğal durumlardan biridir karşınızda bir insan var ve sizde bir insansınız her koşulda her uygulama seansında değişken sonuçlar görmek olasıdır motivasyonunuzu düşürmeyin.

Ø Besin tüketim döngünüzü mutlaka göz önünde bulundurun.

Ø Asla tuvalet ya da lazımlık dışında altına yapmasına müsade etmeyin.

Ø Olumsuz durumlara karşın olumsuz tepkilerden kaçınıp olumlu durumları abartılı şekilde pekiştirin.

Ø MUTLAKA MÜDAHALE PLANINIZ YAZILI OLSUN !!


Örnek müdahale planı nasıl hazırlanmalı ?

· Bir hafta her günü 24 saate bölerek bir tablo oluşturun

· Arka sayfanızda pekiştireçleriniz yazılı olsun

· Her saat başında mutlaka alarmınız kurulu şekilde tuvaletimizi 5 ile 10 dakika aralığında deneyin

· Tuvalette iken sevdiği rahatlatıcı şarkılar ya da oyuncaklar işinizi kolaylaştırabilir.

· Her saat tuvalet sürecinizi not edin. Bir kaç gün içinde en yoğun saatleriniz ortaya çıkacak ve aksi bir durum oluşmadığı takdirde artık her saat değil en yoğun olduğu saatlerde tuvalet kontrolü yapmanız yeterli olacaktır.

· Programınızı en az 1 ay kesintisiz uygulayın.


Saygılarımızla ...






77 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

ÖĞRENME AŞAMALARI

Gelişimsel yetersizliği olan bireylerin yaşam içerisinde bağımsızlık düzeylerini artırarak tipik gelişim gösteren akranlarıyla...

OYUN TERAPİSİ VE KURAMLAR

OYUNLA İLGİLİ KURAMLAR A. Klasik Oyun Kuramları Klasik oyun kuramcıları çocuğun neden oyun oynadığıyla ilgilenmişlerdir. Klasik oyun...

Comments


Yazı: Blog2_Post
bottom of page